Yaşam seni beklemez

Yaşam seni beklemez

Durmak lazım bazen… Sadece durmak… Öylece durmak ve hiçbir şey yapmamak… Sabah akşam trafiğinde geçen ömürler… Dijital ekranların önünde yorulan gözler… Stresin altında ezilip büzülen kalpler… Sonra kaldıramayacağı kadar yükün altında ezilen vücut patlak veriyor en zayıf noktasından. İçindeki lavı daha fazla tutamayan bir yanardağ 

Gidebileceğiniz bir cennet yok artık

Gidebileceğiniz bir cennet yok artık

İlahi adalete giden yolda, imanın şartlarını yeniden yazdınız: Çalacaksın Öldüreceksin İnkar edip yalan söyleyeceksin Bir de utanmadan, usanmadan, her durumda ve koşulda yalnız senin haklı olduğunu savunup, herkesin de bunu kabul etmesini zorla dayatacaksın Hayattaki tek gayen ve hedefin, para kazanmak olacak Hedefine ulaşırken önüne 

Tesadüf eseri…

Tesadüf eseri…

Hiç düşündünüz mü? Tamamen tesadüfler sayesinde hayattayız. Babamızın milyonlarca sperminden yalnızca bir tanesi – bizim seçemediğimiz bir tanesi – annemizdeki yumurtaya kavuşuyor ve biz’i yaratmaya başlıyor. O sırada olanlar oluyor ve yumurtadaki X kromozonunun yanına erkekten de X gelirse, kız bebek; Y gelirse de erkek 

Kitabın adı “Düşman”, benimki değil

Kitabın adı “Düşman”, benimki değil

Çocuk Kitapları hakkında onlardan çok şey öğrendiğim, sevgili Banu Aksoy ve Yıldıray Karakiya, “Düşman” adındaki bir çocuk kitabı için yazdığım bu yazıyı paylaştılar, Bir Dolap Kitap‘ta… Bir çocuk kitabı almıştık yaz tatilinin başında. Bizdeki Yunancası. Kitabın orijinali “L’ennemi”, yani Türkçesi “Düşman”. Çift dilli çocuklarımın (şimdi 

Bir TAM bir de “yarım” haber

Bir TAM bir de “yarım” haber

Bir kaç yazı önce, Komşuda Pişer’in 10 yılını devirdiğinden söz etmiş, hatta bunu kutlamak için okurlarımdan 5 tanesine Diktamon çayı hediye etmiştim. Komşuda Pişer’in 10 yılı geride bırakmış olmasıyla Türkiye’nin En Eski Blogları Listesinde de yerini almış oldu. (Bknz 2006 yılı Blogları arasında) Gelelim “yarım”