Dario yılan istedi ve “PuanPuan” dikildi

Babaannem geldi aklıma. Kendisi de dikişten anladığı için, ne zaman ister konfeksiyon malı isterse elde dikilmiş bir şey görse; bir elbise olsun, bir yastık olsun isterse bezden bir oyuncak; hemen “eh, ne var bunu yapacak? Yapılır bu” deyiverirdi. Babaannemi severdim; bizi gezdirirdi, güzel börekler yapardı, ama konu dikişe gelince, içinde hafiften bilmişlik, bolca da “harcanan emeği küçümseme” barındıran bu sözlerinden hiç hoşlanmazdım, ne yalan söyleyeyim. Israrla edilgen fiil kullanarak (ve nedense “ben yaparım”, “sen de yaparsın” değil de “herkes tarafından yapılır” anlamına çekilebilecek gizli özneyle) sarf ettiği “yap-ılır, dik-ilir” sözleri hep sözde kalırdı ama. Hiç bir zaman kendisi o şeyin ne kadar da kolay “yapılır”lığını bize göstermek zahmetinde hiç bulunmazdı. Hiiiiç üzmezdi kıymetli canını, bazı durumlar için takdir ederdim bu yanını aslında. Yine de madem üzmeyecekti kendi canını, neden bir başkasının canını üzüp de yaptığını küçümserdi, buydu asla anlayamadığım. Huy herhalde…

Ortada verilen bir emek varsa, benim zevkime hitap etmese bile o emeğe saygı göstermekten yanayım ben. Çünkü herkes her şeyi mükemmel yapamaz ama yapma cesaretini de herkes gösteremez. Demek ki o cesareti gösterip de yapmaya kalkışmış kişi, yerinde oturup hiçbir şey yapmayandan daha çok takdiri hak etmez mi?

Gördüğünüz gibi, komşuda yalnız yemekler yapılıp yazılar yazılmaz, oyunlar oynanır, çocuklarla elişi yapılır, dikişler de dikilir elimden geldiğince…

Geçenlerde Dario, benden boyu kadar yılan yapmamı istemişti. Ben de kıramadım onu, hafta sonu evdeki eski kumaşlardan bunu yaptım. Pek sevdi gerçekten boyu kadar olan yılanını ve adını da “Puan Puan” koydu 8)

Yılan yapmak üzere yola çıktığımızda nasıl bir şey olacağını ben de bilmiyordum. Bir patron bulamamıştım ama çok da girintisi, çıkıntısı olan bir hayvan değil sonuçta 🙂 Bizim yılancık tamamen doğaçlama gelişti. Nasıl ki yılanın boyu evde kalan kumaşın eniyle belirlendi, rengi de puanlı oluşu da tamamen elimizdeki kumaşın deseninden doğdu. Ama güzel de yakıştı! Kafasını nasıl yapsam diye düşünürken, “ağzı açık mı yapsam” fikrine Dario pek bayıldı. Bir de ince uzun dil kestik. Göz niyetine 2 tane kara düğme diktik. Oldu sana yılan!

Çocuklarımın da el emeği göz nuru sarf edilmiş el işi bir şeyin kıymetini bilmelerini istiyorum. Bir gün kızıma teyzesinin diktiği elbiseyi giydirirken ne dediğimi hatırlıyorum: “düşün ki bu elbiseyi teyzen senin için dikti ve bütün dünyada bu elbisenin aynısından bir tane daha yok. O yalnızca sana yapıldı”. İşte o zaman gidip dükkandan alınabilecek bir şeyden çok daha özel olduğunu hissediyorlar. Aynı şeyi anneannesinin onlara uyurken yanlarına almaları için diktiği Ay dedeler için de söylemiştim. Her ikisinin de Ay dedeleri hala yataklarının bir köşesinde 😉

Dario’nun yatak dostlarının arasına, anneannenin yaptığı Aydedenin ve bebeklikten beri yanından ayırmadığı Cici’sinin yanına bir de PuanPuan katıldı artık,

anlayacağınız.



3 thoughts on “Dario yılan istedi ve “PuanPuan” dikildi”

  • yılancık harika olmuş…bunu torunum için yapmayı deneyeceğim…gerçekten kendi ürettiğimiz ürünler kıymetli,dediğiniz gibi dünyada başka yok…dikiş benim hobilerim arasında,bunun eğitimini almadım ancak vitrinde gördüğüm bir bluzu dikmeyi başarabiliyorum…:)…

  • Evet, Banucum! O şeyin özel olmasından da öte, o kişi kendini o kadar özel hissediyor ki, anlatamam…
    Bu sözleri duyduğunda Maya’nın çok hoşuna gidiyordu ve bana tekrar tekrar soruyordu:
    “yani, arkadaşım …. istese de bunun aynısını alamaz çarşıdan di mi?” diyerek.
    “alamaz tabi. Çünkü bu elbise dükkanlarda satılmıyor. Yalnız sende var!” dediğimde bayılıyordu keyiften.
    Yani çocuklar için harika işe yarayan bir yöntem. Tavsiye ederim 😉

  • Harika, eline sağlık!
    “bütün dünyada bu elbisenin aynısından bir tane daha yok. O yalnızca sana yapıldı”. İşte bunu bilince kıymet daha da artıyor, o şey her ne ise dünyanın en özel şeyi oluyor, kişiye de kendini özel hissettiriyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir